İçeriğe atla

Hande Yener Fan Club (HYFC)


Uğur

Pinlenen İletiler

  • İleti 2,6k
  • Açılış
  • Son yanıt

Bu Konuya En Fazla Mesaj Atanlar

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.
/emoticons/smile@2x.png 2x" width="20" height="20">

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.
/emoticons/smile@2x.png 2x" width="20" height="20">
Yorum bağlantısı
Sitelerde Paylaş

”Çok para verdiler hayır diyemedik” demesi gereksiz olmuş

 

evet beğenmediysen arada çık yani abartmanın ne gereği var birde parasını geri istemişte durumu çok kötü ya

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.
/emoticons/smile@2x.png 2x" width="20" height="20">

Yorum bağlantısı
Sitelerde Paylaş

demet artık anlamış popun divasının hande olduğunu orda tebri ederim işte onu

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.
/emoticons/smile@2x.png 2x" width="20" height="20">

Yorum bağlantısı
Sitelerde Paylaş

Bionic Star Hande Yener

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.
/emoticons/smile@2x.png 2x" width="20" height="20">

 

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.

Yorum bağlantısı
Sitelerde Paylaş

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.

 

UNUTULMUYOR REKORA KOŞUYOR | Teşekkürler albümünün 2.single'ı olarak yayınlanan Unutulmuyor şarkısı Avrupa Top 100 Listesine 80 numaradan giriş yaptı.Avrupa Listesinin tümünü görmek için linke tıklayın :

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.


Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.

 

--Hande Yener "Karadeniz Teknik Üniversitesi Medyatik Ödülleri" organizasyonundan "EN İYİ KADIN SANATÇI" ödülünü almaya hak kazandı.

 

Detaylar ve Diğer Kategorilerde Kazananlar :

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.

 

--15 MART PERŞEMBE TÜKETİCİ AKADEMİSİ ÖDÜL TÖRENİ YER ÇIRAĞAN SARAYI...YILIN EN İYİ POP BAYAN SANATÇISI HANDE YENER...

 

--Pal FM özel ödülü alıcak...

Yorum bağlantısı
Sitelerde Paylaş

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.

 

Çok Yakında Pazartesi reklam çekimleri başlıyo

 

Hande Yener ve Demet Akalın'ın rol aldığı inanılmaz sahnelerle 'Morhipo' reklamı cok yakında!

Yorum bağlantısı
Sitelerde Paylaş

Hande Yener Reklam Çekiminden..

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.
/emoticons/smile@2x.png 2x" width="20" height="20">

 

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.

Yorum bağlantısı
Sitelerde Paylaş

HANDE YENER ‘BENDEN ÖN PLANDA OLACAK TEK ŞEY MÜZİĞİM!’

 

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.

 

Hiçbir Şeyi Kendime Örnek Almayı Sevmiyorum

 

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Hande Yener ile kariyeri ve kadın üzerine….

Röportaj: Taylan Efe ÇEKİ

Fotoğraf: Kemal DOĞULU

Karlı bir Şubat akşamı. Kapıyı çalıyoruz, karşımızda mini şortuyla Hande Yener. Yeni taşındığı boğaza nazır evinin kapılarını ilk kez Elite okuyucularına açmasının verdiği mutluluk ve heyecanla derin bir sohbete dalıyoruz. Bugününü anlatırken, yarınından da haberdar eden pop star’ın manevi duygularına ait hislerine belki de ilk kez tanıklık edeceksiniz. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne rastlayan bu sayımızda özlediğiniz Hande Yener ile keyifli dakikalar geçirin istedik…

 

“Hande’ye Neler Oluyor?” dedikten sonra “Teşekkürler” dedin. Neler oldu iki albüm arasında, neler değişti hayatında?

 

Kesinlikle çok değiştim, aslında bundan sonra olmaya devam edeceğinin de habercisi bir yerde. Bu, fırtına öncesi sessizlik. Fırtına öncesine kadar olan döneme “Teşekkürler”. Çok şey yaşandı bu zaman zarfında. Müzik yaşamım benim özel hayatım demek. Bütün o inanması güç olan, ulaşmam mümkün olmayan şeyler yaşadım. Tırmanmaya çalıştığım, yoğun, zor ve yorucu bir süreçti. Büyük bir yarışı geride bıraktım. “Teşekkürler” benim durup nefes aldığım bir albüm. Şimdi buradan nereye gidiyoruz, ne yapıyoruz? dediğim an. Hem bir çocuk, hem asi bir kız, hem de olgun bir kadın var içimde. Bunların hepsi değişime uğruyor ve başka şekilleniyor. Dolayısıyla bende başka bir kişi daha oluşturuyor. Hande Yener ismim, şarkıcılığım, müzik bilgim ve müzik aşkım gelişiyor. Hayat benim için başarı, mücadele ve mutluluk.

 

Her şarkı, her şarkıcının evladı gibi oluyor ya ayıramıyorsunuz birbirinden, “Havaalanı” klipsiz dinlenme rekorları kırıp adeta patlamışken, “Teşekkürler” albüme adını veren şarkı iken, ilk klip neden “Unutulmuyor”a?

 

Benim için aslında “Dön Bana” (Kahkahalar). En etkileyen, en ağlatan şarkı bu albümde “Dön Bana”. Ben bu yüzden ayırım yapmıyorum. “Havaalanı” mesela klibi olmadan müzik kanallarında yayınlandı. Normalde klip gönderince yayınlanmasında bile sorunlar yaşanıyor ama bu defa dinleyicilerden gelen tepkiye ve yükselen enerjiye kayıtsız kalamadılar. Şarkılarımın hepsinin yeri, geleceği noktaları, verdiği enerjileri farklı. Bunu bilinçli olarak yapıyoruz. Bir albüm dinlerken size birçok duyguyu aynı anda versin istersiniz. Bir şarkı alsın beni götürsün, bir şarkıda çılgınlar gibi dans edeyim, bir şarkıda sevgilini hatırlarsınız, bir şarkı senin hayatını o kadar anlatıyordur ki, bir şarkı o anki durumunu fısıldıyordur, bir şarkı hiçbir şey ifade etmiyordur ama o an manasızca eğlendiriyordur. Böylece her albüm öncesi bir konsepte varıyoruz hep birlikte. Albümün tamamı beni yansıtmış oluyor işte.

 

Sinan Akçıl’ın her yazdığı söze, her yaptığı müziğe hep fütursuzca “ok” der misin? Hiç mi müdahale ettiğin durumlar olmuyor?

 

Sinan’ın empatisi çok yüksek, sanatçının nereye gitmek istediğini görüyor. Görüştüğü zaman bir şarkıcıyla tanıyor ve şarkı yazacağı sanatçının böylece yapısını da görüyor. Mesela bana “Sen ayrılırsan birinden, teşekkürler dersin, başka tavırlara geçmezsin” demişti. Kimseye kin tutmam, her zaman kendi içimde teşekkür ederim. Bunu hissetmiş ve bunun benim ruhum olduğunun farkına varmış. Dolayısıyla Sinan, bana müdahale fırsatı yaratmıyor zaten.

Şarkıların güzel porsiyonları da hep sana geliyor maşallah.

Evet bu yüzden yemeyi severim, bu kadar nimet varken diyet yapılmamasından yanayım. (Kahkahalar)

 

Bu albümle ortalarda çok görünmemeyi mi tercih ediyorsun yoksa bu bir strateji mi?

 

Albümüm çıktıktan kısa bir süre sonra ülkemizde 26 şehit verdik ve Van depremi yaşandı. Gerçekten ben de albümü falan unuttum o an. Ne sanatı, ne müziği şu an insanlık zamanı dedim. Yas tuttum o süreçte. Herkes gibi ben de düşündüm; ne olacak sonumuz diye. Yoksa “Havaalanı”na çok eğlenceli bir klip çekmeyi düşünüyorduk. Ekranlarda görünmedim, konserlerimi iptal ettim ama boş durmadım. Bir takım sosyal sorumluluk projelerinin toplantılarına girip çıktım.

 

“Unutulmuyor”a Paris’te, “Teşekkürler”e İzlanda’da klip çekildi. Belki de bugüne kadar gördüğümüz en pahalı prodüksiyonlar. Nasıldı kamera arkaları?

 

“Teşekkürler” prodüksiyon ve fikir olarak çok kaliteli. Belki benim de kariyerimde ilk defa bu denli büyük bir yapıt. “Unutulmuyor”u bitirdiğimizde Paris’ten İzlanda’ya geçtik. Çok yorucu olacağını bile bile iki video üst üste çekelim dedik. Fakat İzlanda’da birkaç gün hava sıcaklığının yükselmesini bekledik. Aşırı soğuktan Paris’te zaten grip olmuştum. Yönetmenim Şenol Korkmaz “İzlanda’ya gidersen sen hakikaten ölürsün” dedi. Bu yüzden vazgeçtik. Ama çekimlerin yapılacağı bölgenin fotoğraflarını gördükçe aklım orada kaldı, “Teşekkürler”e ancak orası yakışırdı. Çok iyi vitaminler alacağıma kendime söz verip yola çıktık. İlk gün oranın kaplıca sularında dinlendik, şahane bir otelde konaklayıp ertesi gün çekimin yapılacağı bölgedeki dağ evine gittik. O gece de orada kaldıktan sonra sabahın kör vaktinde eksi 10’larda başladık, öğle vakti sıcaklık biraz yükseldi eksi 5 oldu. Böyle bir soğuk görmedim. Dağların tepesine beni çıkarıp sonra helikopterlerle yanımdan ayrılıyorlar, yarım saat gelmeyeceğiz diyorlar. Sanki dünyada tek başıma kalmışım hissini yaşadım, feci bir şey, bütün psikolojin bozuluyor. Bunu da ilk kez sana anlatıyorum. Son sahnede kendimi yere attım ama yer de ıslak. O zaman helikopterler yanaşmaya başladı, uzakta bekleyen arabalar geldi. “Ölümden dönmek bir nevi bu. Değer miydi Hande ya video için? “dedim kendime. İyi ki yapmışım. Ertesi gün de Sinan’ın çekimleri vardı ve ben ona gülerek “Sana başarılar diliyorum” dedim.

 

İkinci klip neden “Dön Bana”ya çekilmedi peki?

 

Benim çok seviyor olmam illa ilk ya da ikinci klibi ona çekeceğim anlamına gelmez ki. “Dön Bana”nın mevsimine var daha. Özellikle Powertürk yılbaşı çekimlerinde bu şarkıyı akustik söylemiştim ki bilsinler böyle bir şarkı da var ve klip gelecek.

 

Polat Yağcı çok inanan bir yapımcı mı?

 

Polat Yağcı, yeni dönemin modern yapımcılarından biri. Sanatçıların geldiği noktayı yeni yapımcı olan birinin anlaması çok zor. Polat, sadece ismime, markama ve enerjime güvenerek elini taşın altına koydu bir anda. Bunu size babanızın oğlu yapmaz. Bunu belki siz kendi paranızla bile yapmazsınız. Sanatçılar çoğu yapımcılığını kendileri üstlendikleri albümlerinde her zaman daha cimridir.

 

Benzer müzik yaptığın dünya starlarından biriyle ortak bir çalışma düşünür müsün?

 

Madonna ile bir şarkı söyleyip dans etmek isterdim. Yaşayan tek efsane, varolduğunu bilmek bana çok iyi geliyor…

 

Pop starlar 60’lı yaşlara geldiğinde müziğin dışında başka ilgi alanları yaratıyorlar kendilerine. Mesela Madonna yönetmen olurken, Ajda Pekkan kıyafet tasarımları yapıyor. Hande Yener ne düşünüyor ilerisi için?

 

Prodüksiyon ve organizasyon yapmayı düşünüyorum çünkü müzikten kopamam ve başka bir şeyle kolay kolay ilgilenemem. Ticaret kafasında hiç olamam, hemen sıkılırım. Bu yolda bana eşlik edebileceğine inandığım dostlarım olursa tabii ki yapmak isterim ama tek başıma dayanamam.

 

Birkaç yıl önce Beyaz Show’da “Sezen Aksu-Ajda Pekkan-Zerrin Özer” üçlüsünün çok başarılı taklitlerini izlemiştik senden, oyunculuğa nasıl bakıyorsun?

 

İstersem yaparım.

 

Peki neden bugüne kadar gelen tekliflere “Evet” demedin?

 

İstersem yapmak başka gerçekten istemek başka. Tutkuyla müziğe bağlı olduğum için o taraflara hiç vaktim kalmadı. Eskiden sabırsızdım şimdi daha olgunum. Oyunculuğa el atarsam müziği kaybedeceğimi düşünürdüm. Setlerden sıkılırım derdim artık proje olarak bakmayı biliyorum. Teklifler geliyor. Bazen senaryoları beğenmiyorum bazen de tarihlerimiz uymuyor. Benim için özgürlüğüm çok önemlidir ve özgürlük de, yapmak istemediklerini yapmamaktır zaten.

 

Bu maneviyata erişmek meşakâtli olsa gerek?

 

Çocuk ruhunuzla bunu her zaman yaşayabilirsiniz. O çocuk kirlenmeyip ölmediği sürece hep tertemizsiniz. Hayattaki tüm olumsuzluklara karşı ben bunu başarırım diye bakmak lazım. Başkasının başarısızlığıdır altından kalkamamak, ben onu örnek alamam. Başkası başaramadı diye niçin değişimlerimden, gelişimlerimden ben vazgeçeyim? Acayip cahilce ve tutucu bir hissiyat. Kısacası insanı bitirecek bir duygu. Hiçbir şeyi kendime örnek almayı sevmiyorum. Ne bir filmi, ne de bir kitabı, filmi, karakteri, idolü, ikonu örnek alıyorum. Dünyaya, modern hayata uyum sağlamamız da gerekiyor elbette.

 

Bu kadar kötü haberlerin geldiği bir zamanda yaşarken Hande Yener kendisini nasıl koruyor?

 

Bedenimin ve ruhumun isteklerini yerine getiriyorum. Benim için bir insanın kendine bakması; sadece yemek yiyip uyuması değil. Okuması yazması da değildir. Düşünmek ve uygulamak en güçlü silahtır. Yapabildiğini bilmek, görmek inançlarımı koruyor. Bu arabayı sen kullanıyorsun ve nasıl bir yola çıkmak istiyorsun? Sonra yolda giderken ayrımlar, kavşaklar geliyor karşına, hangisini istiyorsun? O kadar çok kendimi dinleyip kendimle uğraşıyorum ki; kendime ortak bir yol buluyorum.

 

“Hayır” diyebilmeyi öğrendin mi?

 

Tabii. “Hayır” demeyi de “Evet” demeyi de çok iyi öğrendim. İnsan “Hayır” demeyi öğrenince her şeye “Hayır” diyor. Sürekli “Evet” dediysen “Hayır”a geçmişsindir zaten. Hepsi bir dengede olmalı diye düşünüyorum. Kimse ne diyeceğini bilememeli.

 

“Belki”lerin var mı?

 

Var tabii. Hiçbir zaman keskin değilim. Karar verdikten sonra keskinim. Önemli olan keşkelerin olmaması.

 

Oğlak burcunun en kötü özelliği ne?

 

Okuduğum astroloji yazılarında Oğlak’ın cimri ve karamsar olduğu vurgulanıyor ama bende hiç bu özellikler yok. Her insan kadar benim de karamsar anlarım var tabii ki, öyle pozitif hastalığına yakalanmış biri de olmak istemem. Ben o acı, hüzün, depresyon durumlarında çok kalmıyorum, hafif kıyısında dolaşıp hemen geçiyorum. Günü yaşamaya çalışıyorum.

 

Olumsuz bir vaka sonrası durup düşünür müsün, arkana bakmadan devam mı edersin?

 

Bugün için soruyorsan, bugün hüsrana uğramam zaten. Ölüm konusu dışında hiçbir şey benim için çözümsüz değil. Hepsinde bir hayır vardır diye düşünürüm ama peşini de bırakmam. Bir şey kaybetmişsem onu kazanmak için başka yollar denerim ya da farklı bir şeye yönelirim veya tercih etmediğimden bilerek kaybetmişimdir çünkü o şey benim için artık tükenmiştir.

 

E ne olacak senin bu Benjamin Button halin?

 

Allahtan öyle bir film çekildi de beni anlıyorsunuz. Ben daha ölmeden hayatımı cover yaptılar. Teşekkürler Brad (Kahkahalar)

 

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde hem kadına hem de belki erkeğe ufak tüyoların neler olabilir?

 

Kadın olmak bence çok şanslı bir durum. Zaman zaman tüm kadınlar demiştir; “Keşke erkek olsam.” Belki erkeklerin de bazıları zaman zaman; “Keşke kadın olsam”. Hislerimiz, ruhumuz, duygularımız çok dolu. Annelik içgüdümüz var hepsinden önce. Evlilik kadınları baltalamamalı. Evlilikten sonra hayat bitti şeklinde bakmamalı. Kadın çok naiftir, güzel bir yaratıktır. Bir kadın sadece güzel giyinip kuaföre bile gitse kadınlığını yine hisseder, iyi enerji verir etrafına. Ama zevkle yaptığı işler bir gün göreve dönüyorsa kadın, işçi gibi hisseder kendini.

 

Mahalle dedikodularından yola çıkarak eski zamanlardan beri kadının kadına uyguladığı şiddet de çok fazla değil mi?

 

Bunlar her zaman olacak. Ben sadece gelişimden yanayım. BKM’nin “Çok Film Hareketler Bunlar” filminde bir kız mezuniyet balosuna giderken, annesinin “Onu mu giyeceksin, elalem ne der?” sahnesini hatırlıyorum. Çok trajikomikti. Ne derler diye diye olmadı mı tüm bunlar zaten. İnsan evladının bir değeri olmalı. Bu değeri konu komşu belirleyemez. Rol model görüneceğim diye gizli saklı yaşayan insanlar yok mu? Bu meselelere takılıp kalıp da bugünkü hayatın yaşanmaması çok tuhaf geliyor bana. Hırslar başka, istekler başka…

Çağın, böyle bir annesi olduğu için çok şanslı bir çocuk bence…

E ben de kendi anneme bakınca Çağın’ı çok şanslı buluyorum. “Dua et benim gibi bir annen olduğu için” diyorum bazen. Benim yaşadığım sorunları Çağın yaşamıyor çünkü onu anlıyorum. Kız arkadaşları özellikle merak ediyorlar beni. Kıyafetlerimi, ayakkabılarımı, neyimi nereden almışım hep sormak istiyorlar. Konuşuyorum onlarla, eğleniyorum da.. Yeni neslin Türkçe popla ilgilenmesi de güzel bir şey. Ben yirmi yaşımdayken bile dinlemiyordum. Bizler sevdirdik sanırım.

 

Çağın, dj setleriyle İstanbul içi ve dışı profesyonel çalışma hayatına başladı. Müzik bir yerde genetik bir yetenek demek ki?..

 

Evet genetik olabilir. Müzikle her zaman ilgileniyordu ama bu bir enstrüman çalmak ya da şarkı söylemek üzerine değildi. Hiçbir şey yapmıyordu, sürekli futbol oynuyordu. Ben de bakıyordum suratına “Ya benden hiç mi bir şey geçmedi bu çocuğa?” diye. Ona bir turntable almıştım. Bir gün bir arkadaşım Çağın’a; “Şu turntable burada olmasa, anne alsana bir tane diye tuttururdun, şimdi burada ve sen hiçbir şey yapmıyorsun” demişti. Baktım ertesi gün kurcalamaya, sonraki gün birden çalmaya başladı. Dj’lerin yanlarında zaman geçirdi, pratik yaptı, çalıştığım birçok müzisyene işi öğrenmek için baskı yaptı. “Geçiş yapan değil müzik yapan bir dj olmak istiyorum” dedi.

 

İleride birlikte bir çalışma yapar mısınız?

 

Neden olmasın?

 

Twitter’da yeni projelerle geliyorum demişsin. Ne gibi işler yolda?

 

“Teşekkürler” klibini ilk izleyenlerden oldun bunu da ilk kez sana söylüyorum; Grup 84 ile bir düet çalışmamız var. Çok seviyorum onları ve müziklerini. Laf olsun diye düet yapmadım hiç, inandığım insanlarla okumaktan büyük keyif alıyorum. Yaza düşündüğüm bir şey daha var ama o sürpriz olarak kalsın. Çok şey denedim, çok şey sindirdim, hayatımda hiç olmadığım kadar enerjik ve özgüvenliyim. Coverlar, sahne şovları, görselliği biraz daha yukarılara taşıyan yeni bir Hande görecekler. Müziğim her zaman benden ön planda olacak.

 

Elite Dergisi Röportajı

Yorum bağlantısı
Sitelerde Paylaş

"Birbirimizin Hayatını Renklendirdik"

 

Pop müziğin kraliçesi Hande Yener, müzik hayatına dair çarpıcı açıklamalarda bulundu.

 

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.

 

Müzik hayatında birbirinden farklı sound'larda albümlere imza atan Hande Yener; değişime açık, cesur bir müzik aşığı olduğunu söylüyor: Bu yüzden ben ölsem de müziğim asla ölmez! Hayatta en çok korktuğum şey ise; enerjimin bitmesi...

 

Türk pop müziğinin en üretken kadın sanatçılarından Hande Yener, "Konuşuluyorsan, doğru yoldasın demektir. Asıl konuşulmuyorsan tehlikelidir" diyor. Müzikte değişime inandığını söyleyen Yener; hayata ve müziğe bakışını, Demet Akalın'la bir küs, bir barışık devam eden arkadaşlığını ve aranjörü Sinan Akçıl'ın hayatındaki yerini anlattı...

 

 

MÜZİK PUSULAM OLDU

 

Müzikteki kaçıncı yılınız?

 

Dünyada yılım kaçsa o! Ben hep müzisyen olarak doğduğumu hissettim. Bu yaradılışımla alakalı bir durum; hayatta başka hiçbir tutkum olmadı. Çocukken beni ne bebekler, ne oyuncaklar kesti; ne bulursam hep mikrofon yapıyordum. Çocukluğumda mikrofon tek oyuncağım, müzik ise tek tutkumdu. Bu yüzden, içimdeki müzik aşkını anlatabilmek adına uzun bir süre mücadele ettim. Kısacası; müzik serüvenimin doğuştan başladığını söyleyebilirim fakat profesyonel hayatta 12 yıl bitti.

 

Bugün geldiğiniz noktadan mutlu musunuz?

 

Geldiğim noktadan çok müziğime ve enerjime duyulan saygıdan dolayı mutluyum. Müzik benim hayatıma yön veren pusula oldu, hayatımda beni yönlendiren en doğru şeydi. Çünkü ben müzikten başka olguya inanmıyorum. Ben aradığım sevgiliyi müzikte buldum. Ölene kadar müzik yapmak istiyorum. Müzik benim hep dünyam oldu. Tezgahtarlıktan, orta halli bir aileden geldiğim için her zaman toplumun duyarlılıklarına ilgim vardı. Bu da müziğime yansıdı. Ben olgunlaştıkça müziğim de olgunlaştı. Formüller aradıkça, öğrenme açlığım devam ettikçe; standartların dışında bir yorumcu olmak istedim ve yıllar içinde Hande Yener felsefesi ortaya çıktı.

 

Biraz da bu arayışlarınızdan dolayı pop müziği elektronik müzikle birleştirdiniz. Bu, kariyeriniz için bir risk değil miydi?

 

İnsan ne kadar öğrenirse, o kadarını sunmak istiyor. Toplumun, benim yaptığım değişik müzik tarzlarıyla bir sorunu yok; yaptığım şarkıları severek dinliyorlar. Bir albümümü beğenmeyen bir önceki albümümü dinliyor mesela. Bu yüzden, değişime açık, cesaretli bir müzik aşığı olduğumdan; ben ölsem de müziğim asla ölmez! Ben hayatım boyunca ticareti falan düşünmedim. Müzik yapıp mutlu olmak bence en büyük zenginlik. Hayatta en korktuğum şey ise; enerjimin yok olması, müzikteki heyecanımın azalması. Kendinizi tekrar ettiğiniz müddetçe başarılı olamazsınız çünkü.

 

ARTIK TREN KAÇTI

 

Peki, siz sanat dünyasında kimleri farklı görüyorsunuz?

 

En azından son yıllarda konsept çalışmalar başladı; eskiden o da yoktu. Herkes tarzını; aldığı bestelere göre oluşturuyordu. Bestesi tutan beş-altı tane isim vardı, herkes onlara gidip şarkı alıyordu. Şarkıcı, doğru yolun böyle olduğunu sanıyordu. Sinerji ve fark yaratma durumunu ilk biz uyguladık diye düşünüyorum. O dönem herkes bana, "Senden nefret edecekler; çıtayı yükseltiyorsun" dedi. Ama bu cesaretim gençlerin çok dikkatini çekti. Benim sekiz yıl önce yaptığım hareketi şimdi başkaları yap-mak istiyor. Ama ben, geç kalanlar

 

SAĞIM SOLUM BELLİ OLMAZ!

 

Zor bir insan mısınız?

 

Normal biriyim. Anormal durumlara şaşırsam da tepki vermiyorum. Cool olmam, belki karşı tarafın sinirini bozuyor olabilir. Çünkü ben hemen olaylara müdahale etmem, sadece "Öyle mi oldu?" derim; kafamı çevirir yoluma devam ederim. Ama çok sessiz biri de değilim; sağım, solum belli olmaz.

 

"AİLEM İLK ALBÜMÜME BERBAT DEDİ"

 

Fikirlerini aldığınız insanlar var mı?

 

Son yıllarda var. İlk yıllarda kendi şarkılarımı kendim seçiyordum; başka kimseye dinletmiyordum. Çünkü birisi bir şey söyleyince kafam karışıyordu. Mesela ilk albümü yaptım, aileme yolladım; "Berbat; senin için üzülüyoruz" dediler. Bir hafta bunalım yaşamıştım. Ama sonra kendi kalbimin sesini dinlemem gerektiğini anladım. Ama tabii şu anda aranjörüm Sinan Akçıl'ın ve yapımcım Polat Yağcı'nın fikirleri çok önemli benim için.

 

SİNAN'LA İŞLERİMİZ AŞIRI BAŞARILI OLDU

 

Sinan Akçıl, "İyi ki Hande ile sevgili olmadık, dostluğu benim için daha kıymetli" demişti. Akçıl ile aranızda nasıl bir ilişki var?

 

Birlikte çalışmaya başladığımızdan beri oklar çok üzerimize döndü. Bu ilişki nasıl bozulmadı, nasıl yıpranmadı ben de bilmiyorum. Çünkü herkes rahatsız oldu. Kimi zaman en iyi şarkılarını bana verdiğini söylediler. Oysa ben kiminle çalışsam, çok güzel işler çıkartmışızdır. Çünkü enerjim çok yüksektir. Sinan'ın da yaptığı her iş çok patlıyor zaten. Sadece bizimki biraz aşırı başarılı oldu. Üstüne de çok yazıldı, konuşuldu. Sonuçta biz de "Aramızda bir aşk ilişkisi olmadığını biz biliyoruz ya; boş ver, herkes bir gün gerçeği görür" deyip çalışmaya devam ettik. Birbirimizi tanıdığımız için Sinan'ın da, benim de hayatımız renklendi.

 

BAZEN BİZDE DE STAR KAPRİSİ OLUYOR

 

Duyduğum kadarıyla Demet Akalın ile aynı reklam filminde oynamaya hazırlanıyorsunuz. Nasıl bir proje olacak bu?

 

Çok güzel olacak! Ne iş yaparsanız yapın, ister istemez rekabet oluşuyor. Oysa ben hiçbir sanatçı arkadaşımla kıyaslanmak istemiyorum.

 

Demet Akalın'la arkadaşlığınız bir küs, bir barışık devam ediyor; neden?

 

Demet'le biz, bir şekilde başkalarının laflarıyla küsüyoruz. Ama sonra Demet bir yaklaşımda bulunuyor ve hemen barışıyoruz. Kötü niyet yok aramızda, sadece star kaprisi oluyor bazen. Ama ben kimseyle tatsız kalmayı sevmiyorum.(Sabah)


Pop müziğin parlayan isimleri Hande Yener ile Sinan Akçıl ödüle doymuyor...

 

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.

 

Bu sene 25'inci yaşını kutlayan Uluslararası Tüketici Kalite Zirvesi'nde tüketici kültürünün yükseltilmesi adına elde edilen başarılar ödüllendirilecek. Bu zirvede "Yılın En İyi Pop Erkek Sanatçısı" Sinan Akçıl, "Yılın En İyi Pop Bayan Sanatçısı" Hande Yener, "Yılın En İyi Müzik Yapımcısı" ise Polat Yağcı oldu.

 

Ödül Töreni 15 Mart Perşembe gecesi Çırağan Sarayı'nda gerçekleşecek. Tören, Beyaz TV ekranlarında canlı olarak yayınlanacak.

Yorum bağlantısı
Sitelerde Paylaş

Morhipo reklam çekimlerinden

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.
/emoticons/smile@2x.png 2x" width="20" height="20">

 

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.

 

 

Gizlenmiş İçerik

    Gizli içeriği görebilmek için bu konuyu/mesajı yanıtlayın veya reaksiyon ifadelerinden birine tıklayın.

 

KD-HY-SD-DA

Yorum bağlantısı
Sitelerde Paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap
×
×
  • Yeni Oluştur...